Arnavutköy
İlçesi sınırları içinde bulunan yerleşim birimlerinin tarihi geçmişi
yaklaşık bin yıl öncesine kadar uzanmaktadır. Arnavutköy sınırları
içindeki bilinen en eski yerleşim birimi bugünkü Durusu (Terkos)
semtidir. Durusu Gölü kenarına Bizans döneminde inşa edilen Trikos
Kalesi, İstanbul’un ön savunma hatlarından birini oluşturmaktaydı.
Zamanla Cenevizliler’in eline geçen kale, 1452 yılında Fatih Sultan
Mehmet tarafından fethedilmiştir. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde de
Terkos Kalesi hakkında ayrıntılı bilgiler yeralmaktadır.
İlçe
sınırları içinde bulunan İmrahor (Emir-i ahor) köyü de, Fatih
döneminden itibaren Osmanlı Sarayı’na atların yetiştirildiği bir yerdir.
Hadımköy de yine Fatih dönemi hadimağalarından “Hadim Baba”dan adını
almaktadır. Hadim Baba tarafından bağışlanan arazi üzerine kurulan
Hadımköy’e, ülkenin değişik yerlerinden getirilen Türkler
yerleştirilmiştir. Hadim Baba’nın kabri, burada yaptırdığı caminin
avlusundadır. Nakkaş Köyü’nde ise 15. Yüzyılda yapıldığı bilinen Baba
Nakkaş Camii ve türbesi bulunmaktadır.
Karaburun
Köyü ise Cenevizler döneminden itibaren önemli bir yerleşim alanıdır.
Kalesi, korunaklı limanı, denizden Terkos Gölü’ne geçebilme imkânının
bulunması gibi sebepler dolayısıyla, uzun yıllar önemini korumuştur.
Günümüzde bir balıkçı köyü olan Karaburun’da büyük bölümü yıkılmış
Ceneviz Kalesi, 1850 yılında inşa edilmiş cami ve 1860 yılında inşa
edilmiş deniz feneri bulunmaktadır.
İlçe
sınırları içinde bulunan Haraççı, ismini eski Osmanlı vergi toplama
sisteminden almakta olup, Osmanlı Devleti döneminde vergi
mültezimlerinin ikamet ettikleri yerleşim birimidir. Eski adı İmberin
veya Emberin olan Boğazköy hakkındaki en eski tarihi belge ise 1497
tarihli tapu tahrir defterleridir. Bu defterlerdeki bilgilere göre
Boğazköy, küçük bir Rum köyüdür. 1553 tarihli tapu tahrir defterlerinde
ise, buranın 2. Beyazıt’a ait vakıf arazisi olarak kayıtlı olduğu
görülmektedir.
İstanbul’un
su ihtiyacını karşılamak amacıyla, Terkos Gölü kıyısına 1855-1857
yılları arasında bir terfi merkezi ve pompa istasyonu kurulmuş, temin
edilen su arıtılarak şehre verilmeye başlanmıştır. Söz konusu
tesislerin, İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi tarafından “Su Müzesi”ne
dönüştürülmesi çalışmaları devam etmektedir.Arnavutköy
adı, Osmanlı arşivlerinde ve zamanın haritalarında 19. yüzyılın
ortalarından itibaren geçmektedir. Adını, geçmişte burada yaşayan
Arnavut asıllı birinden alan bölgenin nüfus yapısı, 1923 yılında Türkiye
ile Yunanistan arasında imzalanan Nüfus Mübadelesi Anlaşması sonrasında
değişmiştir. Önceleri, çoğunlukla Rumların yaşadığı bölgeye, mübadele
ile birlikte Yunanistan’ın Drama İli’ndeki Türkler yerleştirilmiştir.Arnavutköy
sınırları içindeki Hadımköy 1969, Arnavutköy 1987, Durusu 1989,
Boğazköy, Bolluca, Haraççı ve Taşoluk 1994 yılında “belde” statüsünü
kazanmıştır. Ancak, özellikle Arnavutköy, “belde” statüsünü kazandıktan
sonra yoğun göç almaya başlamış ve diğer beldelerle fiziksel olarak
birleşmiştir.06
Mart 2008 tarihinde kabul edilen 5747 sayılı “Büyükşehir Belediyesi
Sınırları İçerisinde İlçe Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun” ile birlikte 8 farklı belediyeye bağlı 32
mahalle, Çatalca ve Gaziosmanpaşa ilçelerinin sınırları içinde bulunan 8
orman köyü ve Küçükçekmece İlçesi’ne bağlı Şamlar Köyü’nün, Sazlıdere
Baraj Gölü’nün kuzeyinde kalan kısmı, Arnavutköy Belediyesi adı altında
birleştirilmiştir. Arnavutköy, 506,52 km² yüzölçümü ile İstanbul’un
dördüncü büyük ilçesidir.